Broadway’in en çarpıcı eserlerinden biri olan Hamilton’ı izlediyseniz, sahnedeki farklı etnik kökenlerden oyuncuların, ABD’nin kurucu liderlerini canlandırdığını görmüşsünüzdür. Lin-Manuel Miranda’nın bu devrim niteliğindeki müzikali, sadece tarihi anlatmakla kalmaz, aynı zamanda bir şeyi sorgular: Liderlik koltuklarına kimler oturabilir?
Aslında günümüz kurum kültürlerinin belki de en büyük sorularından biridir bu soru. Çoğu zaman, liderlik sandalyeleri hep aynı kişilere ayrılmış gibi görünür. Ancak bir ekibin gerçekten başarılı olabilmesi için çemberin dışına da bakması gerekir.
Kapsayıcı liderlik tam olarak burada devreye girer.
Özellikle de günümüzün karmaşık ve çeşitlilikle dolu kurumlarında, başarılı liderler yalnızca bireysel dehalarına güvenenler değil; farklı bakış açılarını dinleyen, çeşitliliği kucaklayan ve ekiplerini güçlendirenlerdir. Yani, kapsayıcı liderlerdir.
Juliet Bourke’nin The Six Signature Traits of Inclusive Leadership adlı çalışması, başarılı liderlerin kapsayıcılık konusunda sahip olması gereken altı temel özelliği ortaya koyar. Bu liderler, yalnızca farklılıklara açık olmakla kalmıyor, aynı zamanda onları bir rekabet avantajına dönüştürebilir.
Peki, kapsayıcı liderler kimlerdir? Nasıl davranırlar? Ve neden bu kadar kritik bir rol oynarlar?
Dünyanın Değişen Dinamikleri ve Kapsayıcı Liderliğin Önemi
Kurumlarda artık dört büyük değişim dalgası var:
1️⃣ Pazarların Çeşitliliği: Yeni büyüme alanları Asya, Afrika ve Latin Amerika gibi yükselen pazarlarda. Küresel markalar, bu pazarlarda başarılı olmak için farklı kültürleri anlamalı.
2️⃣ Müşteri Profillerinin Çeşitliliği: Müşteriler, her zamankinden daha fazla bireyselleştirilmiş ürün ve hizmet talep ediyor. Artık “herkese uyan tek bir çözüm” yeterli değil.
3️⃣ Fikirlerin Çeşitliliği: Dijitalleşme ve hiper-bağlantılı dünyada, yenilikçilik şirketlerin hayatta kalması için kritik. Farklı bakış açılarına sahip ekipler, yaratıcı çözümler üretebiliyor.
4️⃣ Yeteneğin Çeşitliliği: Çalışan beklentileri değişti. Çeşitliliğe ve kapsayıcılığa değer veren şirketler, en iyi yetenekleri kendine çekiyor.
Bu değişimler, liderleri farklı düşünmeye zorluyor. Artık sadece güçlü bir vizyon sahibi olmak yetmiyor; farklı görüşleri dinleyebilen, çeşitliliği bir avantaj olarak görebilen kapsayıcı liderler gerekiyor.
Kapsayıcı Yönetim Tarzının Altı Temel Özelliği

Juliet Bourke’nin araştırmasına göre, kapsayıcı liderleri diğerlerinden ayıran altı temel özellik var:
1. Bağlılık (Commitment): Kapsayıcılığı Gerçekten Önemsiyorlar
Kapsayıcı liderler, çeşitlilik ve kapsayıcılığı yalnızca bir “moda akımı” olarak görmezler. Bu onların değerleriyle örtüşen bir ilke haline gelmiştir. İş dünyasında sadece finansal getiri için değil, aynı zamanda adalet ve eşitlik duygusuyla hareket ederler.
💬 “Gerçek kapsayıcı liderler, çeşitliliği bir iş zorunluluğu olarak değil, bir adalet meselesi olarak görürler.”
2. Cesaret (Courage): Statükoya Meydan Okur
Mevcut düzeni sorgulamak her zaman kolay değildir. Kapsayıcı liderler, hem başkalarına hem de kendilerine karşı dürüst ve cesurdurlar.
🚀 McKinsey, bir dönem yalnızca en iyi MBA programlarından mezunları işe alırken, yenilikçi bir adımla daha çeşitli geçmişlerden gelen yetenekleri de sürece dahil etti. Sonuç? Şirketin problem çözme kabiliyeti arttı.
Bu liderler, ekiplerindeki önyargıları fark eder ve bunlara meydan okumaktan çekinmezler.
3. Önyargının Farkında Olma (Cognizance of Bias): Kendi Kör Noktalarını Tanır
Hepimiz bilinçli ya da bilinçsiz bazı önyargılara sahibiz. Kapsayıcı liderler, bu önyargıları fark eder ve kararlarını objektif kılmak için stratejiler geliştirirler.
📌 Örnek: Qantas CEO’su Alan Joyce, performans değerlendirme süreçlerinden önyargıyı çıkarmak için objektif dış değerlendirmeler ve küresel karşılaştırmalar kullanarak terfi süreçlerini daha adil hale getirdi.
Bu liderler, iş yerinde adaletin “herkese aynı şekilde davranmak” değil, herkese eşit fırsatlar sunmak olduğunu bilirler.
4. Merak (Curiosity): Sürekli Öğrenmeye Açık
İyi liderler “Ben her şeyi bilirim” demez, aksine “Daha fazlasını öğrenmeliyim” der. Kapsayıcı liderler, başkalarının bakış açılarını anlamaya çalışır ve farklı düşünceleri teşvik eder.
💡 Ünlü yapımcı Brian Grazer, kariyeri boyunca Curiosity Conversations adını verdiği yüzlerce sohbet gerçekleştirdi. Farklı insanlarla konuşarak onların dünyalarını anlamaya çalıştı ve bu, onun yaratıcılığını artırdı.
Bu liderler, bilgiye aç, farklı fikirleri dinlemekten keyif alan insanlardır.
5. Kültürel Zekâ (Cultural Intelligence): Farklı Kültürlerde Rahat Hareket Edebilir
Kapsayıcı liderler, kendi kültürel önyargılarının farkındadır ve farklı kültürel perspektiflere saygı gösterirler. Kültürel zekâları sayesinde uluslararası ekipleri yönetme ve yeni pazarlara açılma konusunda daha başarılıdırlar.
🌏 CLP Group CFO’su Geert Peeters’in dediği gibi: “Tek bir kültür diğerinden daha zeki değildir. Tüm farklılıkları bir araya getirerek kolektif bir zekâ oluşturabiliriz.”
6. İş Birlikçi (Collaborative): Takımlarını Güçlendirir
Kapsayıcı liderler, gücü tek başlarına kullanmazlar. Ekiplerine güvenerek, onların en iyi performansı göstermesini sağlarlar.
📌 Örnek: Google’ın araştırmasına göre, en başarılı ekipler, liderin kontrolü ele aldığı değil, ekip üyelerinin birbirine güven duyduğu takımlardır.
Bu liderler, ekip içi fikir ayrılıklarını teşvik eder ve karar alma süreçlerini çeşitlendirirler.
Kurumlarda liderlik sadece koltuk sahibi olmak değildir. Kapsayıcı liderler, farklı sesleri dinleyen, yeni fikirlere açık olan ve herkese eşit fırsatlar sunan kişilerdir.
Bugün bir lider olarak şu soruları kendimize soralım:
- Gerçekten farklı bakış açılarını dinliyor muyum?
- Önyargılarımı fark edip, kararlarımı nasıl daha objektif hale getirebilirim?
- Ekiplerimi daha kapsayıcı hale getirmek için ne yapıyorum?
Ve unutmayın, Maya Angelou’nun dediği gibi:
“Çeşitlilik bizim gücümüzdür. Farklılıklarımızı kutlamayı öğrenmeliyiz.”
Kurumunuzda Kapsayıcı ve Hakkaniyetli bir kültür yaratmak isterseniz eğitim içeriklerimize göz atabilirsiniz.
Yazar

